ALIR AVUÇLARINA ÖPER ISIRGANLARI

Yanılgı mı ağlatır insanları, sevda mı

Perde açılınca gök bulut bulut sel olur

Nasıl bulurum seni, çilekeş yollarda mı

Âh, yüzün dost, ellerin neden bana el olur

 

Muammayı çözemez özünde kül taşıyan

Kuşatır inzivayı kaderin yaprakları

Ömür boyu nazlı ve ıstırâpsız yaşayan

Ne rüzgâr gibi eser, ne bilir toprakları

 

Renkleri katillerin dergâhına çekenler

Tüketir ümidini antika ressamların

Zamanın iksirini yüreğine dökenler

O me’yus tutkusuna aldanır mı camların

 

Daralan aynalarda çoğalan derdimizin

Hatıra defterinde bile kalmaz yankısı

Zelzeleye uğrayan yüzü ıslak ve hazin

Yitik bir tiryakidir gariplerin şarkısı

 

Resim, bir masal gibi irkilir gerçeğinden

İhtiras âyinleri, leyl-ü nehâr çanları

Kendini beyan eder sırların merceğinden

Alır avuçlarına, öper ısırganları