umuttepe kardelen
dağıtır kış perisi sevdalı saçlarını
yolların kıvrımında gizleniyor tebessüm
keklik bakışlı gölge, kökleri saran yosun
ürkek bir kuşatmadır toprağa düşen keder
yine yitik bir deniz fotoğrafı içimde
bulutlar neden beni her ikindi terkeder
neden böyle tedirgin bilmiyorum yakamoz
oysa kuşlar gidince kanatlanır gemiler
bir lâle boynu bükük bakarken ufuklara
bir kızın kirpikleri ağlatırtır mendilleri
bir gölge uzaklardan söndürür kandilleri
deniz nilüfer kokan anılarına güler
eski bir minyatürün dünyasına dalan kış
aşka meczûp olurken burda her ânı nakış
dağlar öylece baksın beyazın neşesine
duman yine bir öykü anlatıyor dorukta
köyler yorgun bir yüzün tenhâ çizgileridir
iklimin dudakları çatlamış her yerinden
duyulan, bir yüreğin bahar ezgileridir
kar suyunda eriyor gecenin gülüşleri
hayal neden kaçıyor güneşin gözlerinden
belki de bir doğuşun başlangıcıdır zaman
uzatıp kollarını dağların sînesine
koparır en zehirli kalbin dikenlerini
şimdi ne çöl kalmıştır içimizde, ne serap
ıtır kokmalı artık bu tepede ıstırap